FETVALAR

SORU:

İmâm Ebû Hanife’nin kâr haddini yüzde yüzle sınırlandırdığı iddia ediliyor. Deniliyor ki, “Ebû Hanife’ye göre bir kimsenin aynı mal üzerinden bir defada veya birden fazla satışlarda toplam yüzde yüzü aşan bir kâr sağlaması caiz değildir. Önceki kârın son satışta ana paradan düşülmesi gerekir.” Bu hususta ne dersiniz?

Tarih: 05 Ağustos 2009

CEVAP:

Ebû Hanife bir kâr haddi tesbit etmemiştir. Sözü edilen husus, kâr haddi ile değil, murabahalı satışla ilgilidir. Murabahalı satış, malın alış fiyatının, ya da mal oluş fiyatının eksiksiz belirtildiği, satıcının elde ettiği kârı, müşteriye tam olarak bildirildiği satıştır. Ebu Hanife’nin bu konudaki sözlerinin özeti şudur:

Bir kimse 10 liraya satın aldığı bir malı 20 liraya satar, sonra aynı malı tekrar 10 liraya alırsa bu mal ona bedavaya mal olmuş olur. Maliyeti sıfır olan bir malı murabahalı olarak %10, % 20 gibi bir kârla satmak mümkün olmaz. Sıfırın % 10’u, % 20’si de sıfırdır. Bu sebeple Ebû Hanife, böyle bir olayda murabahalı satış yapılamayacağını söyler. “Çünkü murabahalı satışta kâr, alış fiyatının belli bir oranıdır.” (Ebu Bekr b. Mes’ud el-Kâsânî, Bedâiu’s-sanai’ fi tertibi’ş-şerai’, c.V, s. 221)

Buna karşılık Ebû Yusuf ve Muhammed der ki, biz, ilk alım satımı dikkate almayız. Madem bu kişi bu malı tekrar 10 liraya satın almıştır, öyleyse murabaha oranı bu 10 lira üzerinden hesap edilir. (Bedâi’, c. V,s. 224)

Dolayısıyla Ebû Hanife’nin murabahanın gerçekleşmeyeceği yolundaki görüşünü, kâr haddi ile karıştırmak yanlıştır. Yoksa bu kişi bu malı murabahalı olarak değil de serbest pazarlık usulüyle, yani malın alış fiyatını veya maliyetini söylemeden tekrar 20 liraya satsa Ebu Hanife’ye göre bunun bir mahzuru yoktur.


Etiketler: