FETVALAR

SORU:

Bir kimse bir cemaate namaz kıldırdıktan sonra abdestsiz olduğunu hatırlarsa ne olur?

Tarih: 20 Ağustos 2009

CEVAP:

Bir imam abdestsiz veya cünüp olduğunu bilmeyerek/unutarak cemaate namaz kıldırır da namaz bitinceye kadar bunun farkına varmazsa;

1. Hanefilere göre imamın da cemaatin de namazı yeniden kılmaları gerekir.

2. Hulefâ-i Râşidîn’den Ömer b. Hattâb, Osman b. Affân, Ali b. Ebî Talib ve Abdullah İbn Ömer radıyallâhu anhum gibi sahabiler ile Şâfiî, Mâlikî ve Hanbelîler’e göre böyle bir durumda cemaatin namazı geçerli; fakat imamın namazı geçersiz olur.

Hanefilere göre cemaatin namazın sahih olması, imamın namazının sahih olmasına bağlıdır. Unutmuş dahi olsa abdestsiz bir şekilde namaz kıldıran imamın namazı geçersiz olduğu için cemaatin de namazı geçersiz olur.

Diğer grupta yer alanlara göre ise cemaatin namazının sahih olması, imamın namazına bağlı değildir. Bu yüzden namaz kıldırdıktan sonra abdestsiz olduğunu hatırlayan imamın namazı geçersiz; fakat cemaatin namazı geçerli olur. Bunların diğer delilleri ise şunlardır:

Ömer radıyallâhu anh, bir sabah namazını kıldırdıktan sonra cünüp olduğunu hatırlamış, bunun üzerine kendi namazını tekrar kılmış; fakat cemaat tekrar kılmamıştır.

Aynı olayın Osman radıyallâhu anh’ın başından geçtiği ve onun da kendisinin namazı iade ettiği; fakat cemaate iade etme emri vermediği rivayet edilmiştir.

Ali radıyallâhu anh’ın da şöyle dediği rivayet edilmiştir: “Cünüp bir kimse imamlık yapsa ve bu şekilde namazı bitirse ona gusül abdesti almasını ve namazını iade etmesini emrederim. Fakat cemaatin namazlarını iade etmesini emretmem.”

Abdullah İbn Ömer de bir gün öğle namazını kıldırmış fakat daha sonra abdestsiz olduğunu hatırlayınca kendisi namazı tekrar kılmış; fakat cemaat kılmamıştı. (Bkz: İbn Kudâme, el-Muğnî, c. 1, s: 777, 1004. mesele; İbn Rüşd, Bidâyetü’l-Müctehid, c: 1, s: 122; Vehbe ez-Zuhayli, el-Fıkhu’l- İslâmî ve Edilletuhû, c: 2, s: 199-200)

Deliller, abdestsiz veya cünüp olduğunu bilmeyerek/unutarak cemaate namaz kıldıran ve namaz bitinceye kadar bunun farkına varmayan imamın, yalnızca kendi namazını iade etmesi gerektiğini ve cemaatin namazının tamam olduğunu göstermektedir. Çünkü imama uymak, namaz kılma görevini ona yüklemek değil, ona uyarak namazı birlikte kılmak demektir. Bu da demek oluyor ki herkes kendi namazını kılmakta, birinin kusuru diğerini etkilememektedir.

Cevabın yayımlandığı yer için bkz: Yahya Şenol-Enes Alimoğlu, İnsanlık Tarihi Boyunca O Namaz, Süleymaniye Vakfı Yayınları, 3. Baskı, İstanbul, 2016, s. 175-177.


Etiketler: