FETVALAR

SORU:

Türkçe veya Kürtçe her toplum kendi dilinde ezan okuyabilir mi?

Tarih: 11 Haziran 2011

CEVAP:

Ezan, Mâide sûresinin 58 ile Cuma sûresinin 9. ayetleri ve bunun yanı sıra Nebîmizin uygulamalarıyla sabit olmuş; kelimeleri ve cümleleri ile evrensel bir şiar, sembol haline gelmiştir. Allah’ın sembollerine saygı göstermek de Allah’a saygı göstermek manasına gelir. Bununla ilgili bir ayet şöyledir:

“Müminler, Allah’ın koyduğu işaretlere/sembollere, haram ayına, hac kurbanına, gerdanlıklı kurbanlara ve Rablerinin ikramını ve rızasını aramak için Kabe’ye yönelenlere saygısızlık etmeyin!…” (Maide, 5/2)

Bir başka ayette ise Allah Teâlâ, şeâirullâh’a yani kendi koyduğu sembollere saygı gösterilmesinin, kalplerin takvasına bağlı olduğunu bildirmektedir. (Bkz: Hacc, 22/32)

Evrensel hale gelmiş olan ezanın kelimelerine, cümlelerine olduğu gibi bağlı kalmak da bu saygının bir göstergesidir. Her milletin kendi dilinde ezan okuması ezanın evrenselliğine gölge düşürecek ve birçok sıkıntının yaşanmasına sebep olacaktır.

Bu konuda Diyanet İşleri Başkanı Sayın Mehmet Görmez’in aşağıdaki ifadelerine aynen katılıyoruz:

“Ezan-ı Muhammedi Sevgili Peygamberimizin ilk mescidi inşa ettiği günden bu güne kadar bütün zamanlarda, bütün coğrafyalarda, bütün Müslümanların ortak inancının sembolü ve simgesi olmuştur. Ezan-ı Muhammedi’nin her kelimesi ve cümlesi Şeair-i İslamiye’dendir. Şeair demek dünya var oldukça Müslüman olma bilincimizi ve Müslüman kalma şuurumuzu diri tutacak ve kaybolmayacak bir sembol demektir.

Binaenaleyh ezanın herhangi bir dile ve lehçeye çevirisinin Müslümanların ortak inancı ve bilincini ifade eden ezan sayılması asla mümkün değildir.”


Etiketler: