FETVALAR

SORU:

Farz namazı özrümüz olmadan tek başımıza kılabilir miyiz? Kur’an’da veya sünnette konuyla ilgili hüküm nedir?

Tarih: 30 Mart 2016

CEVAP:

Kur’an-ı Kerim’de cemaatle namazın önemine işaret eden birkaç ayet bulunmaktadır.[1] Peygamberimiz de cemaatle namaz kılmaya büyük önem vermiştir. Bu önem sebebiyle sahabe dönemde özürsüz yere cemaate katılmayanlara neredeyse münafık gözü ile bakıldığı rivayetlere yansımıştır![2] Bunun yanı sıra Resûlullâh, gözleri görmeyen bir sahabiye bile ezanı işittiği müddetçe cemaati terk etmemesi konusunda uyarıda bulunmuştur.[3]

Bazı âlimler konu hakkındaki delillerden hareketle cemaatle namaz kılmayı farz-ı ayn, bazıları da farz-ı kifâye kabul etmişlerdir. Fakat çoğunluğun görüşü bunun sünnet-i müekkede olduğu yönündedir ki bizce de doğrusu budur. Çünkü Abdullah İbn Ömer’den nakledilen bir hadise göre Peygamberimiz şöyle buyurmuştur:

“Cemaatle kılınan namaz tek başına kılınan namazdan yirmi yedi derece daha faziletlidir.”[4]

Buradaki “daha faziletlidir” sözü cemaatle namazın farz olmadığını göstermektedir. Fakat mümkün mertebe özürsüz olarak cemaatin terk edilmemesi gerekir. Çünkü unutmamak lazımdır ki cemaatle namaz kılmak; ezan, minare, kurban gibi ümmet-i Muhammed’in sembollerinden, nişanelerinden biri olmuştur. Asrı saadetten bu yana Müslümanlar, vakit namazlarını camide diğer kardeşleri ile birlikte omuz omuza kılmışlar, çocuklarına bu güzel ibadeti miras bırakıp bugünlere kadar gelmesine vesile olmuşlardır. Zaman zaman dini hayatta olumsuzluklar, gevşeklikler yaşanmasına rağmen bu, cemaatle namaza yansımamıştır. Sahabeden Ebu’d-Derdâ radıyallahu anh’ın “Cemaatle namaz kılmaları müstesna vallahi Muhammed ümmetini tanıyamaz oldum”[5] demesinden de anlaşıldığı gibi selef cemaatle namaz konusunda oldukça titiz davranmış, bazı şeylerden olsa da cemaatle namaz kılmaktan asla taviz vermemişlerdir.

Aslında bizzat mescitlerin/camilerin ve ezanın varlığı bile namazların cemaatle eda edilmesi gerektiğini gösterir. Zira mescitler/camiler, insanlar namazlarını cemaatle birlikte burada kılsınlar diye inşa edilmiştir. Eğer namazların evlerde/iş yerlerinde tek başına kılınması gerekli olsaydı camilerin yapılmasına ihtiyaç duyulmazdı. Aynı şey ezan için de geçerlidir. Ezan, namaz vaktinin girdiğini haber vermek için değil, namazın birlikte kılınması için yapılan bir çağrıdır. “Hayye ale’s-salât/haydi namaza”, “Hayye ale’s-felâh/haydi kurtuluşa” cümlelerinin cemaate davetten başka ne anlamı olabilir ki!

[1] Bkz: Bakara, 2/43; Nisâ, 4/102; Mâide, 5/58.

[2] Abdulah İbn Mes’ud’un bu konuda şöyle söylediği rivayet edilmiştir: “Allah’a yemin ederim ki ben nifâkı malum münafıktan veya hasta olanlardan başka hiçbirimizin cemaatle namaza katılmaktan geri kaldığını görmedim! Hatta hasta olanlar bile iki adamın arasına girerek (onların omuzlarına tutunarak) de olsa mutlaka namaza gelirlerdi…” (Müslim, Mesâcid, 256 (654).

[3] Bkz: Müslim, Mesâcid, 255 (653),

[4] Buhârî, Ezân, 30; Müslim, Mesâcid, 249-250 (650); Nesâî, İmâmet 42; İbni Mâce, Mesâcid 16. Cemaatle kılınan namazın tek başına kılınan namazdan yirmi beş derece daha faziletli olduğuna dair de hadisler vardır. Bunun için bkz: Buhârî, Ezân 30; Müslim, Mesâcid , 245-247 (649).

[5] Buhârî, Ezân, 31.

KAYNAK: Yahya Şenol-Enes Alimoğlu, İnsanlık Tarihi Boyunca O Namaz, Süleymaniye Vakfı Yayınları, İstanbul, 2016, s. 175-176.

Konuyla ilgili görüntülü cevaplarımız için lütfen aşağıdaki linkleri tıklayınız:

Namazlarımızı camide kılmak zorunda mıyız?

Cemaatle namaz kılmak için mutlaka camiye mi gidilmeli?


Etiketler: